SÖYLEYİN EFENDİM

Sevgili okurlarım merhaba, bu haftalık makalemin yerine Müslümanız (!) Elhamdülillah kitabımdan şiire yer verdim. Yıllarca Gurbette vatan hasretiyle yanıp tutuştum. Yüreğimdeki Gurbetin ince sızını mısralara dökmek yıllarımı alsa da adıyla onurlandığım Önce Vatan gazetesinde ömrüm yettiği sürece sizlerle paylaşacağım. Anavatanım dünyada eşi benzeri olmayan bir cennet köşesi bu cennetin kıymetini ne yazık ki, bilmiyoruz!..

Antalya’ya ilk geldiğim yıllar uyum sorunumdan dolayı kendimle hep kavga ediyordum. Kendimle bitip tükenmeyen didişmelerimde: “Kızım sen ön yargılısın. Yıllar seni Gurbet ellerde dejenere yapmış. Kimliğini benliğini ve Türklüğünü unutturmuş.” Diyordum.

Aradan on yıl gibi uzun bir süre geçtikten sonra anladım ki, dejenere olanın tek ben olmadığımı öğrendim. Söyleyemediğim öfkelerimi ve çığlıklarımı anavatanımda yaşadığım yüreğimdeki Gurbetin ince sızısını mısralara döktüm. Bu satırları okuyunca aranızda elbet kızanlar ya da haklı bulanlar olacak, ama ülkemizde yaşamış olduğumuz negatifleri paylaştığımız sürece pozitiflere ulaşacağımıza inananlardanım. Affınıza sığınarak yaşananları mısralarla, (taşlamayla) hicivle taçlandırdım. Bu taşın nereden geldiğini nereye gittiğini bilmiş olsam da umuyorum attığım taşlarla kendi başımızı yarmam. Yaralar sarılıyorsa sancısı azalır iyileşme süreci başlar. Çünkü bu vatan bu bayrak bu devlet bu millet hepimizin!..

SÖYLEYİN EFENDİM

Akdeniz sağlıklı, biz piknikçiyiz

Ananelerimiz yoktur piç-tiripçiyiz

Yapılan yanlışlara iş-birlikçiyiz

Söyleyin efendim bizler neyiz?

Sahilde yeriz içeriz etrafı pisleriz

Bira şişeleriyle dibe kadar ineriz

Pisliğimizi “Çöpçü toplasın.” deriz

Söyleyin efendim bizler neyiz?

Denize gideriz, yüzmeyi bilmeyiz

Kıyıdan kadını erkeği dikizleriz

Sözde, şeref, kişilik sahibi kişileriz