Kardeş Kıskançlığı
İnsanlar mutlu olmak için yuva kurarlar ve bu mutluluğu da taçlandırmak için çocukları olsun isterler.
Tabiiki bir annenin çocuk dünyaya getirmesi kadar sevinç verici bir durum yoktur; annelik çok yüce, çok ulvidir.
İlk çocuktan sonra ikinci, üçüncü de beklenir.(Esasen Türk töreninde dört çocuk arzu edilir: " Biri Tanrı için, biri vatan için, ikisi bizler için " sözü, binlerce yıl söylene gelmiştir.Çocuk ; hala, teyze, amca, dayı diyebilmek için makul olan çocuk sayısının dört olmasıdır.Elbette hem sayı, hem doğacak bebeklerin cinsiyeti matematik gibi gerçekleşmez.) İlk çocuğun arkasından bu güzelliğe bir kardeş gelmesi de aile içinde ayrı bir sevinç sebebidir.Bir var ki, anneler dünyaya ikinci çocuk getirdiklerinde davranışlarına çok dikkat etmeleri gerekir.
Çünkü sevgi ikinci çocuk doğduğunda anne ve babanın yanlış bir tutum sergilemesi halinde kardeşler birbirlerini kıskanabilirler.Bu durumda sevgi yaklaşımının her iki çocuğa da eşit gösterilmesi gerekir.Bu, ikinci çocuğun ruhsal ve bedensel gelişimi için de çok önemlidir.Aslında kıskançlık çok fazla abartılmadığında kötü bir duygu değildir.Bu yaşamın doğal bir parçasıdır.
Çocuğun da bu duyguyu yaşaması normaldir, çünkü çocuk sevginin azaldığını düşünerek anne ve babasına tepki gösterebilir.Bu durumda kınama ve ayıplama yoluna gitmek, çocukların kendini suçlu hissetmesine neden olur ve hatta kardeşine kötü davranır.
Kardeşler arasında bir miktar kıskançlık doğaldır, ama kıskançlık ileri boyutlarda olursa, bu davranış bozukluğuna gider.Nedir bu davranış bozukluğu saldırganlık, altını ıslatma, karın ağrısı, bulantı ve kardeşinin canını yakma gibi belirtiler..Bu durumda annenin bebeğe yardım etmesini istemesi, örneğin biberonla karnını doyurması gibi davranışları kıskançlığı sevgiye dönüştürebilir.
Çocuk böylelikle belirli bir sorumluluk alır ve kardeşine zamanla daha farklı davranır.Ailenin dikkat etmesi gereken ayrı bir hususta kardeşler arasındaki " zararsız çatışmalar" da gerekmedikçe araya girmemelidir.
Çocuklar böylelikle aradaki sorunları kendileri çözmeyi öğrenirler.Sonuç itibariyle anne ve babanın ikinci, üçüncü kardeş doğduğundaki eşit tutumları çocuğun duygusal olarak pozitif gelişmesine yardımcı olur.
Bu yaklaşımla büyüyen çocuklar yaşama paylaşma, öz güven duygusuyla atılır.Bu öz güvenle daha başarılı olur ve topluma da faydalı bireyler olarak yetişirler.
Sibel Bozkurt
Yorum Yazın
Facebook Yorum