© © 2025 S-B-E Ltd

Özbekistan’ın Bağımsızlığının 34. Yıldönümü Brüksel’de Kutlandı

Özbekistan’ın Bağımsızlığının 34. Yıldönümü Brüksel’de Kutlandı

Özbekistan’ın Bağımsızlığının 34. Yıldönümü Brüksel’de Kutlandı

Kadir Duran – Bruxelles Korner

Türkistan’ın incisi Özbekistan, bağımsızlığının 34. yıldönümünü kutluyor.

1991’de Sovyetler Birliği’nden ayrılarak özgürlüğünü ilan eden ülke, o tarihten bu yana siyasi, ekonomik ve toplumsal alanlarda derin dönüşümler yaşadı.

Belçika’daki Özbekistan Büyükelçiliği, Özbekistan Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının 34. yıldönümü vesilesiyle ulusal günü kutladı.

1 Eylül 1991 tarihinde Özbekistan, Sovyetler Birliği’nden ayrılarak bağımsızlığını resmen ilan etmiş ve tarihinde yeni bir sayfa açmıştı.

Brüksel’deki diplomatik konutta düzenlenen etkinlik, diplomasi, siyaset, ekonomi ve kültür çevrelerinden gelen yüzlerce davetliyi bir araya getirdi.

https://youtu.be/0DPBsIAMoDM?si=PzWEoKDpVtWu_mxv

Tören, Özbekistan milli marşının okunmasıyla başladı ve ardından Belçika’daki Özbekistan Büyükelçisi Ekselansları Gayrat Fozilov ’in konuşması ile devam etti.

Özbekistan’ın Belçika Büyükelçisi Ekselansları Gayrat Gayratoviç’in konuşması

« Sayın hanımefendiler, beyefendiler, değerli meslektaşlarım, sevgili dostlarım,

Bu akşam sizleri Brüksel’deki büyükelçiliğimizde ağırlamaktan ve Özbekistan Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının 34. yıldönümünü hep birlikte kutlamaktan büyük onur duyuyorum.

1 Eylül 1991 tarihinde halkımız tarihi bir karar aldı: bağımsızlığını ilan ederek kendi yolunu çizdi. O tarihten bu yana Özbekistan yeni bir çağa girdi, uluslararası toplulukta hak ettiği yeri aldı ve bundan haklı olarak gurur duyuyoruz.

Son sekiz yılda, derin reformlar ve kararlı çalışmalar sayesinde ülkemiz kayda değer ilerlemeler kaydetti. Ekonomimize 230 milyar dolardan fazla yatırım çekildi; bunun 120 milyar doları doğrudan yabancı yatırım oldu. Zor bir küresel ortamda, Özbekistan 2025 yılının ilk yarısında %7,2 ekonomik büyüme kaydetti. 2016’dan bu yana gayrisafi yurtiçi hasılamız ikiye katlandı ve 2030’a kadar 200 milyar dolar hedefini belirledik.

Bu başarılar uluslararası alanda da teyit edilmektedir. Özbekistan, ekonomik özgürlük endeksinde 48 basamak yükseldi, Harvard’ın ekonomik karmaşıklık endeksinde ise 28 sıra ilerledi. Bu sonuçlar, reform stratejimizin doğru olduğunu göstermektedir: “Yeni Özbekistan”, modern, cazip ve açık bir ülke.

Bugünkü önceliklerimiz beş temel üzerine kuruludur:

1. Herkes için nitelikli eğitim,

2. İş dünyasının gelişmesine uygun yatırım ortamı,

3. Yolsuzluktan arındırılmış adil ve şeffaf bir yargı sistemi,

4. Sağlık hizmetlerinde köklü iyileştirmeler,

5. Gelecek nesiller için çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması.

Ayrıca, yakın zamanda Dünya Ticaret Örgütü’ne katılmaya kararlıyız ve bu kritik süreçte Avrupalı ortaklarımızın desteğine güveniyoruz.

Değerli dostlarım, dış politikamızda Orta Asya merkezi bir yer tutmaktadır. Komşularımızla ilişkilerimizi güçlendirerek barışçıl, müreffeh ve birbirine bağlı bir bölge inşa ediyoruz. Özbekistan, Orta Asya’yı Güney Kafkasya ve Avrupa’ya bağlayan stratejik koridorların geliştirilmesinde aktif rol almaktadır. Bunun en güzel örneklerinden biri, kısa süre önce Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan arasında Awaza’da düzenlenen üçlü zirvedir.

Avrupa ile, özellikle de Belçika, Hollanda ve Lüksemburg ile ilişkilerimiz yeni bir ivme kazanmıştır. Taşkent’te açılan Özbekistan–Benelüks Ticaret Odası, daha fazla Avrupalı şirketin pazarımıza gelmesi ve ekonomik işbirliğinin güçlenmesi için önemli bir adımdır.

Bu yıl Özbekistan, Semerkant’ta ilk resmi Avrupa Birliği–Orta Asya zirvesine ev sahipliği yaptı. Avrupa Konseyi Başkanı Sayın António Costa ve Avrupa Komisyonu Başkanı Sayın Ursula von der Leyen’in ziyareti, ilişkilerimizde tarihi bir dönüm noktası oldu ve işbirliğimizi stratejik ortaklık seviyesine yükseltti.

Yakın gelecekte imzalanacak olan geliştirilmiş ortaklık ve işbirliği anlaşması, ilişkilerimizi daha güçlü ve daha nitelikli bir seviyeye taşıyacaktır.

Son olarak, Özbekistan’daki demokratik ve sosyo-ekonomik reformların uygulanmasında verdikleri sürekli destek ve devletimizin egemenliği ile bağımsızlığının güçlendirilmesine yönelik kararlılıkları için Avrupalı ortaklarımıza en içten şükranlarımı sunmak istiyorum.

Hanımefendiler, beyefendiler, bu özel günde yanımızda olduğunuz için hepinize teşekkür eder, Özbek halkı adına en içten dileklerimi sunarım. Hepinize iyi akşamlar dilerim. »

Konuşmaların ardından davetliler, Özbek mutfağının zengin lezzetlerini sunan özel bir büfeye davet edildi. Gecenin en özel anı, ülkenin simgesi olan plov (pilav) ikramı oldu.

Samimi bir atmosferde devam eden akşam, konukların keyifli sohbetleriyle sürdü. Resepsiyonun sonunda misafirler, kahve ve çay eşliğinde Özbek tatlılarını tadarken Özbek misafirperverliğini bir kez daha deneyimledi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER