- Olimpiyatlar, sığınmacı sporcuların umudu
- 2016 Rio Olimpiyatları'na katılım hakkı kazanan sığınmacı sporcular, "Sığınmacı Olimpik Sporcular Takımı" adına yarışacak
- Takımdaki 4'ü kadın 10 sporcudan 5'i Güney Sudan, 2'si Suriye, 2'si Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve biri Etiyopya'dan seçildi
- Atletizm, yüzme ve judo branşlarında olimpiyat bayrağı altında mücadele edecek sığınmacı sporcular için madalya almaları halinde olimpiyat marşı çalınacak
İSTANBUL (AA) - MUTLU DEMİRTAŞTAN - Brezilya'da 5-21 Ağustos'ta düzenlenecek 2016 Rio Olimpiyat Oyunları'nda yer alacak sığınmacı sporcular, "Sığınmacı Olimpik Sporcular Takımı" adına mücadele edecek. Uluslararası Olimpiyat Komitesinin (IOC) desteğiyle tarihte ilk kez oluşturulan takım sayesinde sığınmacı statüsündeki sporcular, olimpiyat hayallerini gerçeğe dönüştürecek. Sığınmacı sporcular, kendi ülkeleri adına yarışamayacak olsa da bu takım sayesinde imkansızlıklar içinde gerçekleştirdikleri olimpiyatlara katılma başarısıyla birçok kişiye ilham kaynağı da olacak. - 10 sığınmacı sporcu yer alacak Sığınmacı Olimpik Sporcular Takımı'nda 4'ü kadın 10 sporcu mücadele edecek. Sporculardan 5'i Güney Sudan, 2'si Suriye, 2'si Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve biri Etiyopya'dan seçildi. Seçilen isimlerden 6'sı atletizm, 2'si yüzme ve 2'si judo branşlarında yarışacak. IOC üyesi 206 ulusal komitenin milli takımlarıyla aynı muameleyi görecek Sığınmacı Olimpik Sporcular Takımı, olimpiyat bayrağı altında mücadele edecek. Takım için olimpiyat köyünde yer ayrılacak. Sığınmacı sporcular, IOC tarafından sağlanacak formaları giyecek, atanacak antrenör ve teknik görevlilerle çalışacak. Atletlerin madalya almaları durumunda ülkelerinin milli marşları yerine olimpiyat marşı çalınacak. Seyahat ve katılımla ilgili masraflar, IOC tarafından karşılanacak. Ayrıca IOC, geçen yıl eylül ayında sığınmacılar için yardım programlarında kullanılmak üzere ulusal olimpiyat komitelerine 2 milyon dolar yardımda bulundu. Birleşmiş Milletler tarafından sığınmacı statüsünde tanınmış olmanın yanı sıra yetenekleri ve kişisel şartlar göz önünde bulundurularak yapılan seçim sırasında, 43'ten 10'a indirilen sporcuların olimpik derecelere ulaşması da beklendi. Olimpiyatlarda mücadele edecek 10 sığınmacı sporcu ve hayat hikayeleri şöyle: | Sporcu | Ülkesi | Sığındığı ülke | Branşı |
|---|
| Rami Anis | Suriye | Belçika | Yüzme (100 metre kelebek) | | Yiech Pur Biel | Güney Sudan | Kenya | Atletizm (800 metre) | | James Nyang Chiengjiek | Güney Sudan | Kenya | Atletizm (400 metre) | | Yonas Kinde | Etiyopya | Lüksemburg | Atletizm (maraton) | | Anjelina Nadai Lohalith | Güney Sudan | Kenya | Atletizm (1500 metre) | | Rose Nathike Lokonyen | Güney Sudan | Kenya | Atletizm (800 metre) | | Paulo Amotun Lokoro | Güney Sudan | Kenya | Atletizm (1500 metre) | | Yolande Bukasa Mabika | Demokratik Kongo Cumhuriyeti | Brezilya | Judo (70 kilo) | | Yusra Mardini | Suriye | Almanya | Yüzme (200 metre serbest) | | Popole Misenga | Demokratik Kongo Cumhuriyeti | Brezilya | Judo (90 kilo) |
- Rami Anis Suriyeli yüzücü Rami Anis, yaşadığı şehir Halep'teki bombalama olaylarının artması nedeniyle Türkiye ve Yunanistan üzerinden Belçika'ya sığındı. İkişer pantolon, tişört ve ceketle ülkesini terk etmek zorunda kalan 25 yaşındaki Anis, ilk olarak ailesi tarafından Türkiye'de öğrenim gören ağabeyinin yanına gönderildi. Dört yıl boyunca Galatasaray Kulübüne ait olimpik yüzme havuzunda antrenmanlarını sürdüren Anis, Türk vatandaşlığı olmadığı için hiçbir müsabakaya katılamadı. Sonrasında Yunanistan üzerinden Belçika'nın Gent şehrine geçen Anis, burada eski olimpik yüzücü Carine Verbauwen ile çalışmaya başlayarak 100 metre kelebekte olimpiyatlara uzanan bir hikayeye imza attı. - Yusra Mardini Takımdaki Suriyeli kadın yüzücü Yusra Mardini, ülkesindeki karışıklıktan kurtulmak için başkent Şam'dan Türkiye'ye, ardından yüzerek Yunanistan'ın Midilli Adası'na geçmek zorunda kaldı. Türkiye'den 20 kişinin daha yer aldığı bir botla Yunanistan'a gitmeye çalışan 18 yaşındaki Mardini, su almaya başlayan botu kız kardeşiyle denize girip iterek Midilli Adası'na kadar götürdü. Daha sonra Almanya'ya yerleşen Mardini, başkent Berlin'deki bir yüzme kulübünde başladığı çalışmalarını 200 metre serbestte olimpiyat başarısıyla süsledi. - Yolande Bukasa Mabika Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki karışıklık nedeniyle henüz çocukken ailesinden ayrı düşen Yolanda Bukasa Mabika, başkent Kinşasa'da yetiştirme yurdunda büyüdü. Kaldığı yurtta judoyla tanışan Mabika, hayata bu sporla tutunarak uluslararası turnuvalarda yer almaya başladı. Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde katıldığı Dünya Judo Şampiyonası'nda antrenörü tarafından pasaportuna el konulan ve birçok kötü muameleyle karşılaşan 29 yaşındaki Mabika, yaşadığı suistimale dayanamayarak kaldığı otelden kaçtı. Bazı kaybettiği turnuvalardan sonra antrenörü tarafından kafese dahi kilitlenen Mabika, başına gelen son olayların ardından Brezilya'da sığınmacı olarak yaşamayı tercih etti. Brezilya'da eski olimpik sporculardan Flavio Canto ile çalışmaya başlayan Mabika, olimpiyatlarda judoda kadınlar 70 kiloda madalya arayacak. - Popole Misenga Henüz 9 yaşındayken Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde yaşadığı şehirden kaçarak ailesinden ayrılan Popole Misenga, saklandığı ormanda bulunarak başkent Kinşasa'ya getirildi. Mabika'ya benzer bir hikayeye sahip Misenga, yetiştirme yurdunda büyüyüp hayata judoyla tutundu, kaybettiği turnuvalardan sonra kafese dahi kapandı. Brezilya'da katıldığı bir turnuvanın ardından kurtuluşu olarak gördüğü bu ülkede kalarak sığınmacı statüsüne geçen 24 yaşındaki Misenga, judoda kendini geliştirerek olimpiyatlarda 90 kiloda mücadele etme hakkı elde etti. - Yiech Pur Biel Ülkesi Güney Sudan'dan 10 yaşındayken Kenya'da sığınmacılar için oluşturulan kampa kaçan Yiech Pur Biel, burada futbol oynayarak spor yaşamına başladı. Futboldan sonra atletizme yönelen 21 yaşındaki Biel, yaşadığı kampta spor yaşamını zor şartlar altında sürdürmesine karşın 800 metrede olimpiyatlara katılım hakkı kazandı. - James Nyang Chiengjiek Güney Sudan'dan Kenya'ya sığınan sporculardan James Nyang Chiengjiek, olimpiyatlarda 400 metrede boy gösterecek. Ülkesinde 13 yaşındayken kaçırılan ve çocuk asker olmaya zorlanan Chiengjiek, Kenya'ya yerleştikten sonra girdiği okulda atletizme merak salarak olimpiyatların yolunu tuttu. - Anjelina Nadai Lohalith Takımda yer alacak kadın sporculardan Anjelina Nada Lohalith, olimpiyatlarda 1500 metrede yarışacak. Güney Sudan'dan Kenya'ya kaçtığı 6 yaşından bu yana ailesini görmeyen Lohalith, okulunda atletizmde gösterdiği başarıyla göze çarptı. Olimpiyatlara uzanan kariyerinde başarı yakalayıp ailesine maddi yardımda bulunmak, 21 yaşındaki Lohalith'in motivasyon kaynağı oldu. - Rose Nathike Lokonyen Kenya'da sığınmacıların yaşadığı kampta öğretmenlik yaparken bir yıl önce atletizme başlayan 23 yaşındaki Rose Nathike Lokonyen, 10 kilometre mesafede çıktığı henüz ilk resmi yarışını ikincilikle tamamladı. Ülkesi Güney Sudan'ı 9 yaşında terk eden Lokonyen, Kenya'daki yeni hayatı sayesinde kadınlar 800 metrede olimpiyatlarda yarışma şansı yakaladı. - Paulo Amotun Lokoro Birkaç yıl önce Güney Sudan'da çiftçilik yapan Paulo Amotun Lokoro, ülkesindeki savaş nedeniyle Kenya'ya sığınmak zorunda kaldı. Kenya'ya geldiğinde antrenmanlarda kullanabileceği ayakkabısı dahi olmadığını belirten 24 yaşındaki Lokoro, sığınmacı kamplarında eski dünya rekortmenlerinden Tegla Loroupe ile çalışarak atlet olma hayalini gerçeğe dönüştürdü. Başarılı olarak ailesine ve halkına yardımcı olmayı hedefleyen Lokoro, olimpiyatlarda 1500 metrede piste çıkacak. - Yonas Kinde Yaşanan karışıklık nedeniyle ülkesi Etiyopya'dan Lüksemburg'a geçen 36 yaşındaki atlet Yonas Kinde, olimpiyatlarda yarışacak sığınmacı sporcuların en yaşlısı oldu. Lüksemburg'da taksicilik yaparak geçimini sağlayan Kinde, sığınmacı sporcular takımının oluşturulmasının ardından antrenman sayısını iki katına çıkararak olimpiyatlara hazırlandı ve maratonda yarışma hakkı elde etti. 2016 Rio Olimpiyat OyunlarıRami AnisSığınmacı Olimpik Sporcular TakımıYusra Mardini Muhabir Mutlu Demirtaştan Redaktör Bülent Aslan Yayınlayan Bülent Aslan | 
Yorum Yazın