İŞİN ASLI GÖRÜNDÜĞÜNDEN FARKLI
Başlık: Yargıçlık Sınavında Kopya Skandalı: Belçika Adaletinin Kalbine İnen Bir Darbe
Hazırlayan: Kadir Duran – Bruxelles Korner
Türkiye’den sonra şimdi de Belçika: Sınav yolsuzluğu Avrupa’ya sıçradı
Türkiye’de sahte üniversite diplomaları satan organize şebekelerin çökertilmesinin ardından, bu kez Belçika yargı sistemi sarsıldı. Üstelik skandal, adaletin en üst kademelerinde patlak verdi: Gent Disiplin Mahkemesi, yargıçlık giriş sınavında hileye karıştığı gerekçesiyle tanınmış bir başsavcıyı görevden aldı.
Skandalın merkezinde yüksek rütbeli bir yargı mensubu
Söz konusu kişi, Gent İstinaf Mahkemesi başsavcısı ve aynı zamanda Yüksek Adalet Konseyi (CSJ) üyesi olan C.B.’dir. Belga’nın aktardığına göre C.B., sınav sorularını önceden bazı adaylara vererek temel etik kuralları ihlal etti.
Mahkemede konuşan C.B., suçunu kabul etti ancak kötü niyetli olmadığını savundu:
“Bu sadece düşüncesizce yapılmış bir dayanışma hareketiydi. Sadece insanlara yardım etmek istedim,” dedi.
Ancak bu açıklama, yargı sisteminin inandırıcılığını sarsan bu ağır suistimali hafifletmeye yetmedi.
Yargıya olan güven sarsılıyor mu?
Bu olay, çok temel bir soruyu gündeme getiriyor: Eğer yargıçların seçimi bile şaibeli hale gelirse, gelecekte adaletin tarafsızlığı nasıl sağlanabilir?
Yargıçlık sınavı, CSJ tarafından organize edilir ve adayların yetkinliğini objektif şekilde ölçmeyi hedefler. Aslında Mart 2024’te Konsey, bazı usulsüzlük şüphelerini duyurmuştu, ancak skandalın boyutu o zaman açığa çıkmamıştı.
Bir yargıç, De Tijd gazetesine ismini vermeden şöyle konuştu:
“Adil bir yargı sistemi, hile üzerine kurulamaz. Bu sadece idari bir hata değil, kamuoyunun güvenine indirilen büyük bir darbedir.”
Belçika - Türkiye: İki farklı ülke, benzer bir yara
Bu skandal, Türkiye’deki sahte diploma olaylarını anımsatıyor. Orada, yüzlerce öğrenciye geçersiz diplomalar verildiği ve bazılarının kamu görevine atandığı ortaya çıkmıştı. Belçika’daki durum bu kadar uç noktada olmasa da, benzer bir sistemik sorun mevcut: liyakat ilkesi, ayrıcalıklar ve “dayanışma” adı altındaki dolaylı torpillerle zedeleniyor.
Bu skandal neden bu kadar ciddi?
• Adalet sisteminin merkezinde görevli bir yüksek yargıç olayın içinde
• Objektif olması gereken yargıçlık sınavı itibarsızlaştı
• Kamuoyunun adalete olan güveni zedelendi
• Yargı bağımsızlığını garanti altına alması gereken CSJ’nin iç yapısı sorgulanıyor
Arka plan: Belçika’da yargıçlık sınavı nasıl işliyor?
Yargıç ve savcı adaylarının seçimi için uygulanan sınav şu aşamalardan oluşur:
• Hukuki analiz, muhakeme ve vaka çözümü gibi yazılı sınavlar
• Bir jüri önünde yapılan sözlü sınav
• Psikoteknik testler ve kişilik değerlendirmesi
Bu süreç tamamen liyakate dayalı bir seçimi amaçlamaktadır.
Kaynaklar
• Belga News – 8 Ağustos 2025: Gent Disiplin Mahkemesi kararı
• Le Soir – Mart 2024 arşivleri: CSJ tarafından yapılan ilk usulsüzlük bildirimi
• De Tijd – 8 Ağustos 2025: Anonim yargıçların açıklamaları
• CSJ Resmi sitesi – Seçim sınavı prosedürleri
Sonuç
Bu yaşananlar basit bir “kişisel hata” olarak geçiştirilemez. Aksine, en etik olması gereken kurumsal yapılar bile ne kadar kırılgan olabileceğini gözler önüne seriyor. Zaten kaynak sıkıntısı ve imaj problemiyle boğuşan Belçika yargısı için bu türden bir skandal, güven krizini daha da derinleştiriyor.
Bugün “adalet” ve “şeffaflık” kavramları her zamankinden daha fazla gündemdeyken, yargı kurumlarının içine işlemiş etik kültürünü güçlendirmek, daha sıkı denetim ve önleyici mekanizmalar geliştirmek bir zorunluluk haline gelmiştir.
Yorum Yazın