Belçika Kralı Philippe geleneksel konuşmasını ulusal bayram olan 21 Temmuz arifesinde saat 13:00'te yaptı.

" Bayanlar ve Baylar,

Geçen hafta ülkeyi vuran tarihi felaket sel ve aynı zamanda Belçika'nın bir buçuk yıldır muzdarip olduğu koronavirüs salgını tarafından ağır ağır darbe oldu,henüz ortaya çıkan Covid-19'dan neredeyse kurtulamamışken ülkemize damgasını vuran dramatik sel felaketi oldu.

Ülkemizin çoğunu eşi benzeri görülmemiş bir sel felaketi vurdu. Düşüncelerimiz kurbanların aileleri ve sevdikleriyle ve sıkıntıda olan herkesle birlikte. İnsanlığın bedeli çok acı

Seller ilçelerimizde ve köylerimizde büyük hasara yol açtı. Birçoğu her şeyini kaybetti. Çoğu zaman bir ömür boyu süren çalışma, birkaç saat içinde silinip gitti.

Kraliçe ve ben Pepinster, Chaudfontaine, Rochefort ve ağır şekilde etkilenen diğer belediyelerin sakinleriyle yaptığımız görüşmelerimizi asla unutmayacağız.

Ancak zorluklar karşısında halkımız muazzam bir dayanışma gösteriyor. Ülke genelinde spontane yardım yapılıyor ve sayısız gönüllü yorulmak bilmiyor. Onlara ve destek için gelen Avrupalı ​​ortaklarımıza şükranlarımızı sunmak istiyorum.

Ayrıca sahadaki tüm yetkililere, acil servislere, itfaiyeye ve yorulmadan çalışan orduya teşekkür ediyorum. Yeniden yapılanma için tüm araçların kullanılacağını biliyorum.

Bu trajedi, pandeminin uzun dönemine katkıda bulunuyor.

Son on sekiz ayda ülkemiz zorlu bir sınavdan geçti. Ağır bir bedel ödedik. Birçoğumuz ailevi veya profesyonel trajediler yaşadık. özellikle de gençlerin ruh sağlığı etkiledi.

Birçoğu yalnızlık ve izolasyondan zor günler deçirdi

Kraliçe ve ben harika dayanıklılık örneklerine tanık olduk. Minnettarlığımızı hak ediyorlar.

Burada özellikle pandeminin art arda üç dalgası sırasında kendilerini aşmış ve acil durumda çalışan tüm sağlık çalışanlarını selamlıyorum.

Demokrasi temelleri üzerine inşa edilen toplum modelimiz, yaratıcı projelerde sağlam ve verimli olduğunu kanıtlamıştır.

Her düzeyde daha fazla işbirliğine duyulan ihtiyacı fark ettik. Çünkü tek başına, hiçbir birey, hiçbir güç düzeyi, hiçbir kurum bizi bekleyen büyük değişimlerle yüzleşemez ve uyum sağlayamaz.

Devletin ve kamu hizmetinin vazgeçilmez rolünü de yeniden keşfettik. İşletmeler ve sivil toplumla yakın işbirliği, mevcut sağlık krizini yönetme başarısının anahtarlarından biridir. Burada daha çok aşıların üretimi ve dağıtımını düşünüyorum.

Ve tüm bu olağanüstü gönüllülerin koordineli çabaları sayesinde aşı programımız gerçek bir başarıdır.

Geleceğimizi inşa etmek için bilgi birikimimiz ve yaratıcılığımız var. Bir de dayanışma, cömertlik, empati ve cesaretten oluşan insani değerlerimiz var, tüm bu güzel nitelikler geçtiğimiz aylarda, son günlerde, geçtiğimiz saatlerde ortaya çıktı.

Geri dönmemiz gereken bu yeteneğe güvenim var. Eğer zorluklara dayanabildiysek, bu bir insanlık isteklerinin sayesindedir. Bu, korunması gereken değerli bir varlıktır".